9 Eylül 2012 Pazar

pazar kahvaltısı

lisedeyken ne zaman, herkes çoktan kahvaltısını bitirmiş, günlük işlere dalmışken uyansam. babaannemin evine inerdim, aşağı kata. babaannem, sıkılmayayım diye bir tepsiye hazırlar, salona getirirdi kahvaltımı. o karşımda dikiş dikerken, ben hem kahvaltı eder, hem televizyona bakar, hem de onunla sohbet ederdim. ne güzel, ne telaşsız günlerdi.

bu sabah uyandım tek başıma. saat 11.30'u geçmişti. son 2 yıldır hiç bu kadar geç uyanmadığımı fark ettim. kalktım, güzel bir kahvaltı hazırladım kendime. şarkılar mırıldandım hazırlarken. babaannemden yadigar bir tepsiye koydum tabağımı, çatalımı, bıçağımı. kocaman bir demlikte çay demledim, koyu bir çay koydum kendime. tepsiyle birlikte salonda kahvaltı ettim, televizyon izledim.

tıpkı eski günlerdeki gibi.

bu kez yoktu babaannem. bir kez daha özledim.

şu koşturmacalı günlerde, o sakin sesini duyabilmeyi ne çok isterdim!






not: bu şarkıyı geçen gün ofiste tesadüfen dinledim, ne güzelmiş


Hiç yorum yok: