aylardan da nisan-mayıs ve eylül-ekim'i severim. nedendir bilinmez. neden bilinmesin ki aslında? bilinir elbet!
yazın tüm hareketliliğine ve kalabalığına inat, sessizdir eylül. dingindir. ıssızdır. huzurdur hatta. yaz gibi bir çırpıda tükenmez, tüketmez de insanı. naiftir eylül...hele bir de akşamları...
şimdi bir sahil kasabasında olsam. yürüsem sahilde... tatilcilerin sahilde unuttukları eşyaları bulsam, o eşyalara bakarak hayatlarına dair hikayeler uydursam...
kumsalda bulduğum saç tokasına baksam mesela, sahibinin bu tokayı kaybettiğini fark ettiğinde neler hissedeceğini tahmin etmeye çalışsam. ya da babasının aldığı oyuncak bebeği, deniz kıyısında unutan küçük kızı hayal etsem...saçları kıvırcık olsa mesela. gözleri ela. oyuncak bebeğini çok özlese bu küçük kız...
ya da bir kitap bulsam sahilde.yıpranmış. arasında aceleyle yazılmış küçük bir not... kimin nasıl duygularla yazdığını hayal etmeye çalışsam...
not: başlık, Haydar Ergülen'den Eylül'e dair bir şiirden alıntı... en sevdiklerimden....
3 yorum:
en çok da eylül
belki de doğdum diye...
ben de ilkyazı yani baharı çok severiiim.
maya'ya özel not: geldi ya ayın her yere yaz tabii :)
ben de çok severim eylül'ü. teşekkür ederim arkadaşlar, sevgiler...
Yorum Gönder