20 Şubat 2011 Pazar

"günler biraz daha uzun olsa keşke"

zaman çok hızlı geçiyor. bu iyi birşey mi yoksa kötü birşey mi? karar verebilmiş değilim.
yüksek lisans derslerim bitti, artık resmen tez dönemindeyim.
zorlu bir süreç beni bekliyor, farkındayım. bu aralar tez konumu belirlemeye çalışıyorum.

kendime yepyeni hobiler edindim.

dersler bittikten sonra dinlenmeye vaktim kalır sanıyordum ama şimdi hiç boş vaktim yok.
hayat benim için işteki mesaimin bitmesiyle başlıyor.
sürekli birşeylerle uğraşıyorum. aylar sonra yeniden roman okumaya başladım. akademik kitaplardan çok sıkılmıştım. yap-bozlarıma da geri döndüm onca zaman sonra.

yoruluyorum. ama bu yorgunluğa değiyor. vaktin nasıl geçtiğini anlamıyorum. uğraşıyorum, sürekli birşeyler üretmeye çalışıyorum, emek veriyorum. umarım güzel olur. belki yakında buradan paylaşırım.

bu yorgunluktan şikayetçi miyim?

elbette ki hayır.
zaman yetmiyor, yorucu geçiyor günler. ama memnunum şimdilik.
"günler biraz daha uzun olsa keşke" diye geçiriyorum içimden bazen.
beklemek istemiyorum artık. zamanımı boşa harcamak istemiyorum.
koşmam lazım. yorulmadan koşmam lazım.
yapacağım çok ama çok şey var.

şaşırıyorlar. neden sürekli birşeylerle uğraştığımı soruyorlar.
belki içimdeki boşluğu doldurmak için.
belki bir gün artık nefes almadığımda arkamda birşeyler bırakabilmiş olmak için.
ya da işe yaramak için, boş ve anlamsız bir hayat geçirmemek için.
hepsi ya da hiçbiri belki.
çok da önemli değil.

2011 hiç iyi başladı benim ve yakınımdakiler için.
henüz yeni yılın 2.ayında olmamıza rağmen 3 kayıp verdik bile :(
hayat işte...öyle böyle geçiyor...

3 yorum:

Aylak Kedi dedi ki...

ben de bunu seviyorum, yatağa yatınca yorgunluğu iliklerine kadar hissetmeyi seviyorum

atesinsesi dedi ki...

keşkesiz yaşasak keşke

kağıt faresi dedi ki...

@Aylak Kedi ben de ya. eğer yorgunsam, birşeylerle uğraşmışım, bir işe yaramışım gibi hissediyorum. hoşuma gidiyor :)

@atesinsesi keşke :)